
Amerikan Uzmanı Jim Rogers'a Göre Türkiye'deki Ekonomik Dönüşümler: Emlak Yatırımında Vaat Eden Fırsatlar
Türkiye'ye Yabancı Yatırım Akışı
Türkiye'nin ekonomik politikasındaki yeni değişikliklerle birlikte, Amerikalı yatırımcı ve ekonomi uzmanı Jim Rogers, Türkiye'nin yabancı yatırımlar için çekici bir nokta haline geldiğini belirtti. Bu yatırımlar sadece ticari ve endüstriyel sektörlerle sınırlı kalmayıp, iyileşen yatırım ikliminin ülkedeki emlak varlıklarının çekiciliğini artırdığı emlak piyasasına da uzanmaktadır.
Ekonomik Politikalar ve Mevzuatın Etkisi
Küresel yatırımcılar, Türkiye'deki iş ve yatırım yasalarındaki gelişmeleri dikkatle takip ediyor, bu da Türk emlak sektörü için umut verici bir gelecek vaat ediyor. Anti para aklama konusunda gri listeden çıkarılmasını da içeren son ekonomik reformlar ve yasal değişiklikler, daha fazla yatırımı teşvik ediyor ve Türk emlak piyasasına olan yatırımcı güvenini artırıyor.
Servet Artışının Emlak Üzerindeki Etkisi
İsviçre bankacılık grubu UBS tarafından yayınlanan bir rapora göre, Türkiye geçen yıl %157 gibi önemli bir servet artışı yaşadı, bu da yatırım ikliminin iyileştiğini açıkça gösteriyor. Bu servet artışı, çeşitli bölgelerde lüks ve yatırım amaçlı emlaklara olan talebi güçlendiriyor, emlak piyasasında yatırımcılar için büyük fırsatlar sunuyor.
Genel Ekonomi Işığında Emlak Fırsatları
Türkiye, bu yılın ilk çeyreğinde G20 ülkeleri arasında en yüksek ekonomik büyümeyi elde ederek, yüksek mali getiri sağlama potansiyeline sahip ideal yatırımlar olarak emlak fırsatlarını ortaya çıkarıyor. Sermaye akışlarının hızlanması ve Türk lirasına olan ilginin artması, enflasyonun azalmasına yol açarak emlak sektörüne olumlu yansıyor.

Sonuç
Türkiye'deki iyileşen ekonomik durum ve yasal reformlar, özellikle emlak sektöründe yabancı yatırımların güçlü bir dönüş yapmasına zemin hazırlıyor. Şimdi, yatırımcıların bu umut vaat eden ekonomik büyümeden yararlanmak ve yüksek yatırım getirileri elde etmek için Türkiye'deki emlak fırsatlarını keşfetme zamanı.
İlgili Makaleler

Al Marjan Adası: Orta Doğu’nun En Değerli Gayrimenkul Yatırım Fırsatı
Ras Al Khaimah Emirliği’ne bağlı Al Marjan Adası, şu anda Birleşik Arap Emirlikleri’nde en çok konuşulan yatırım merkezlerinden biri haline geldi. Bölgenin ilk ve tek yasal kumarhanesi olan Wynn Al Marjan Island projesiyle birlikte, sınırlı arsa stoğuna sahip bu ada, yatırımcılar için eşsiz ve tekrarı olmayan bir fırsat sunuyor.

Dubai’de İlk Kez Ev Alacaklar İçin Yeni Dönem: Emirlik Vatandaşlarına ve Yabancılara Büyük Fırsat
Dubai Arazi Dairesi (DLD) ve Dubai Ekonomi ve Turizm Dairesi (DET), hem Emirlik vatandaşları hem de yabancı uyruklu sakinler için ev sahibi olmayı daha erişilebilir kılmak amacıyla devrim niteliğinde bir adım attı.
İlk Kez Ev Alacaklar Programı, Dubai Ekonomik Gündemi D33 ve Dubai Gayrimenkul Stratejisi 2033 kapsamında hayata geçirildi.
Bu program, konut piyasasına girişteki engelleri azaltarak, bireylerin ve ailelerin uzun vadeli yatırım yapmalarını ve mülk sahibi olmalarını desteklemeyi hedefliyor.

Türkiye Gayrimenkul Piyasası Analizi: Önümüzdeki Beş Yılın Görünümü
Mevcut veriler, önümüzdeki yıllarda Türkiye’deki gayrimenkul piyasasında nominal fiyat artışlarının devam edeceğini gösteriyor. Ancak burada nominal büyüme ile gerçek (enflasyondan arındırılmış) büyüme arasında fark olduğunu unutmamak gerekiyor. Örneğin, Türkiye yıllık bazda yaklaşık %46,4 gibi yüksek nominal fiyat artışları yaşasa da, yüksek enflasyon nedeniyle fiyatlar reel olarak yılda yaklaşık %14 geriledi. Yani TL cinsinden fiyatlar artsa da, bu artışın alım gücü üzerindeki etkisi sınırlı kaldı. Yine de, iç talebin güçlü olması ve arzın yetersiz kalması nedeniyle nominal fiyat artışlarının devam etmesi bekleniyor, ancak reel artışlar enflasyonun kontrol altına alınmasına bağlı olacak.
Makroekonomik düzeyde, Türkiye hükümeti 2023 ortasından itibaren enflasyonla mücadele kapsamında daha sıkı para ve maliye politikalarına yöneldi. Resmi Orta Vadeli Ekonomik Program, enflasyonun kademeli olarak %50’nin üzerinden 2026 itibarıyla tek haneye (yaklaşık %9,7) düşürülmesini hedefliyor. Kredi derecelendirme kuruluşları da bu gelişmeleri olumlu karşıladı ve 2024 yılında Türkiye’nin kredi notunu artırarak ekonomik güvenin arttığını gösterdi. Bu gelişmeler, reformların devam etmesi hâlinde enflasyonun 2030’a kadar kademeli olarak düşeceği ve buna bağlı olarak döviz kurunda istikrarın sağlanacağı beklentisini güçlendiriyor.
Arz-talep tarafında ise, konut üretimi şu anda Türkiye’nin yıllık konut ihtiyacını karşılamaktan uzak. Uzmanlara göre, mevcut konut üretimi yıllık talebin ancak yarısını karşılıyor. Bu arz açığı, ekonomik dalgalanmalara rağmen fiyatları yukarı yönlü desteklemeye devam edecek. Öte yandan, yabancı yatırımcı talebi 2022’de zirve yaptıktan sonra, ikamet izni sınırlamaları ve vatandaşlık için gerekli yatırım tutarının $250.000’dan $400.000’a çıkarılması gibi nedenlerle 2023–2024 döneminde belirgin şekilde düştü. 2024 yılı itibarıyla, yabancılara yapılan satışlar toplam satışların sadece %1,6’sını oluşturdu. Ancak enflasyonun düşmesi ve döviz kurunun istikrara kavuşmasıyla birlikte bu talebin kademeli olarak toparlanması bekleniyor.
2030’a kadar bakıldığında, Türkiye gayrimenkul piyasasının; genç ve büyük nüfusu, kentleşme oranının artması, altyapı yatırımlarının devamı ve turistik bölgelerdeki talep sayesinde güçlü kalması bekleniyor. Hükümetin enflasyonu tek haneli seviyelere indirmeyi başarması hâlinde, yatırımcılar hem nominal hem de reel değer artışlarından faydalanabilecek. Ancak yüksek enflasyon devam ederse, getiriler çoğunlukla nominal seviyede kalabilir. Genel görünüm, ekonomik istikrarın artmasıyla birlikte 2026’dan itibaren yatırım ortamının iyileşeceğine işaret ediyor.
Yorumlar (0)
yorum eklemek için oturum açmanız gerekiyor